Yarın Yaparım

Yarın Yaparım

Günlerden bir gün diye başlayan bir hikâye anlatmak isterdim ama bu sefer öyle başlamayacak benim sizlere anlatacağım bu hikâye.

Çünkü bu hikâyede her hangi bir gün değil şu anda yaptıklarımızı ilgilendiren bir takım olaylar anlatmak istiyorum sizlere.

Ne demek istediğimi merak ettiniz değil mi J Evet o zaman sizleri daha fazla bekletmeden hikâyemize geçelim.

Bu hikâyenin başkahramanı siz siniz evet yanlış uymadınız “SİZ” yani bu hikâyeyi okuyan herkes. İş daha da bir heyecanlandı ne dersiniz. “Bence de”.

O zaman sizlere şöyle bir soru sormama müsaade edin olur mu?

• Yapmak istediğiniz ama hep sonraya ertelediğiniz şeyler oluyor mu?
• Daha açık ifade edersek, “Daha sonra yaparım, birazdan yaparım, yarın yaparım vb.” cümleler kurup da yapamadığınız veya çok çok uzun bir süre sonra ancak yapabildiğiniz şeylerden bahsediyorum.

Evet, buna ister eringeçlik deyin, ister umursamamazlık deyin siz bilirsiniz. Ama bir işi sonraya ertelemek ve hele hele bu işi o an yapman gereken bir işse emin olun sizi daha da sıkıntıya sokacaktır.

Şu sözü hiç duydunuz mu merak ediyorum ama eminim ki birçoğumuz duydu. Nedir bu söz?

“BUGÜNÜN İŞİNİ YARINA BIRAKMA.”

Evet, çok anlamlı ve bize öğüt verici bir söz öyle değil mi?

Hz. Mevlana’yı duymuşsundur öyle değil mi duymadıysan anne-baban veya büyüklerine kim olduğunu sorabilirsin. O da bu konuyla ilgili bak ne demiş:

“Yarın yaparım diyorsun kaç tane yarın geçti hayatında

Kaç tane yarın geçti ne yaptın ki yarın yarın diyorsun. “

Evet, işte böyle bu hikâyemizin asıl kahramanı sizler dediğimde haklıymışım öyle değil mi? Sizler kendi hikâyenizin kahramanı olun. Kendinize hedefler belirleyin. Bazı durumlarda “HAYIR” demeyi bilin. İşlerinizi yarına ertelemeyin. Ve sonunda göreceksiniz ki belirlediğiniz hedeflere ulaştığınızın, en azından o hedefinizde belirli bir noktaya geldiğinizin farkına varırsınız.

Bugünlük hikâyemizde bu kadar çocuklar. Belki keloğlan, devler, ya da farklı kahramanları anlatmadık bu hikayemizde ama aslında en büyük kahramanı yani “SİZİ” konuştuk.

İnşallah bu hikâyemi beğenmişsinizdir 🙂

Bundan sonra işlerimizi, ödevlerimizi “yarın yaparım.” Demek yok 🙂

Haydi, Allaha emanet olun.

Yazan: Bayram MİROĞLU