Süte Şükretmek
Mehmet, ahırdan çıkan annesinin elindeki süt dolu kovaya baktı.
Bembeyaz süt ne kadar da güzel gözüküyordu.
Sabahın erken saatlerinde annesi ve babası ahırdaki hayvanların bakımını yapardı.
Sonrasında süt sağılır, ev halkı kahvaltıda henüz sağılmış ve kaynatılmış bu sütü içerdi.
Bu sabah Mehmet erken kalkmış bahçede biraz dolaşmıştı.
Önceki akşam rahat uyuyamamıştı.
Kardeşleri yüzünden Kur’an dersini de yapamamıştı.
İnsanın kendisinden küçük kardeşi olması ne zor şey diye düşünüyordu.
Hem bazen sanki anne babası onlarla daha mı fazla ilgileniyordu ne?
Gerçi dedesinin gözünde Kur’an’ı ezberleyen Mehmet’in yeri bambaşkaydı, biliyordu Mehmet.
Ama işte bu ufaklıklar yüzünden dersini çalışamamış, uyuyamamıştı da.
Tam bu düşünceler içindeyken annesini görmüş, gözü süt dolu kovaya takılmış, annesinin arkasından ahıra girivermişti.
Hep en çok sütü veren Sarı ineğin yanına doğru yürüdü.
Sarı inek Mehmet’le konuşmuştu bir defasında.
Belki yine konuşurdu.
Bakara süresinde anlatılan inekten ilk kez Sarı inek bahsetmişti hem ona.
Belki yine anlatır, Mehmet’e moral olurdu.
Mehmet, Sarı ineği sevdi, sırtım okşadı, ne güzel bakıyor diye düşündü.
Ama inek konuşmadı, hiçbir şey anlatmadı.
Mehmet, çok aydınlık olmayan ve pek de güzel kokmayan bu ahırda hayatın ne kadar sıkıcı olduğunu düşünmeye başlamıştı ki ince bir ses; “Şükret!” dedi.
Kafasını çevirdi ama konuşan Sarı inek değildi. Çok geçmeden konuşanın sinek olduğunu fark etti.
Çünkü sinek tekrarlamıştı ve bu kez daha tiz, azarlar gibi: “Şükret!” dedi Mehmet’e.
Mehmet:
– Ben zaten hep şükrederim, dedi.
– Şükretseydin mutluluğun artardı, böyle somurtup gezmezdin, hem İbrahim süresinin 7. ayetini ezberlememiş miydin? diye sordu sinek ve kayboldu gözden.
Mehmet, âyeti hatırlayamadı, ne diyordu yüce Allah ayette acaba.
Hem Mehmet, şükretmiyor muydu? Allah’a verdikleri için teşekkür etmiyor muydu yeterince?
Tok bir ses duydu çok yakınından:
“Ant olsun, eğer şükrederseniz elbette size nimetimi artırırım. Eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir. ” diyor ayette dedi San inek.
Kardeşlerinin yaramazlığına üzülene kadar, kardeşlerin olduğuna sevin; ahırın çirkinliğini değil, sütün güzelliğini gör ve şükret.
Şükredersen, Allah sana daha fazlasını verecek, mutluluğunu bile artıracaktır.
Sarı inek sözlerini bitirdiğinde, annesi ahıra elinde boş bir kovayla tekrar girmişti.
– Ne yapıyorsun Mehmet burada, diye sordu.
Mehmet, biraz şaşkın biraz utanmış bir halde;
– Şükrediyorum anne. Allah’ın sayamayacağım kadar çok verdiği nimetler ve güzellikler için, diyebildi.
Kaynak: Diyanet