Sivrisinek Ve İnek
Mehmet, her sabah güneşi ve her gece ayı, bambaşka görmeye başlayalı tam bir hafta olmuştu.
Hüthütle Karıncanın konuşmalarına şahit olduğundan beri karşısına çıkabileceklerden dolayı biraz tedirgin oluyor ama daha çok merak ediyordu.
Bir sabah, yine namazdan sonra şahit olduğu sohbet merakını gidermişti biraz olsun…
Temizlemek ve süt sağmak için annesinin ahırda olduğu sıraydı.
Mehmet çok severdi ahırdaki hayvanları.
Özellikle inekleri ve koyanları…
Bu yüzden sabahları ahırda annesine yardım ederdi.
Annesi bir ara dışarı çıkmıştı ki, bir fısıltı duydu Mehmet.
Aslında fısıltıdan çok homurtu gibiydi duyduğu.
Kuyruğunu sallayarak homur homur konuşan sarı inekti galiba.
Ahırın en sakin, en çok süt veren hayvanı ve bu yüzden annesinin de en sevdiği hayvan olan sarı inek kızgın kızgın kuyruğunu sallıyor ama kiminle konuştuğu anlaşılmıyordu.
Mehmet hızla etrafa bakındı.
Kimseyi göremedi ama süpürmeye devam ediyormuş gibi yaparak kulak kabarttı duyduklarına.
San inek bir şeyler anlatıyordu:
-Kur’an’da benden de bahsedilir.
Hatta Kur’an-ı Kerim’in en uzun suresi var ya, Bakara.
İşte o, benim adım.
Vızıltılı bir ses duyuldu:
-O kadarını ben de biliyorum inek kardeş.
Hem benden bahseden ayetler, tam da Bakara Suresi’nde geçiyor.
Sivrisinekti bu sesin sahibi.
Vızıldayarak konuşuyordu.
Devam etti sivrisinek:
-Bakara Suresi 26. ayeti okumadın herhalde sen.
birçoklarını da doğru yola iletir.
diyor ayette.
«Allah bir sivrisineği, ondan daha da ötesi bir varlığı örnek olarak vermekten çekinmez. İman edenler onun, Rablerinden gelen bir gerçek olduğunu bilirler.
İnanmayanlar ise Allah, örnek olarak bununla neyi kastetmiştir? derler.
Allah onunla bir çoklarını saptırır, bir çoklarını da doğru yola iletir. diyor ayette.
-Yani benden büyüksün diye böbürlenme inek kardeş.
Allah’ın seni yaratması, güneşi, ayı, yıldızları yaratması ne kadar büyük bir olaysa, bil ki beni, küçücük bir sivrisineği yaratması da o kadar muazzam bir şey.
Kim bir sivrisineği yaratabilir ki?..
Vızıldadı sözünü bitiren sivrisinek ve uzaklaştı.
Annesi ahıra geldiğinde Mehmet, elinde süpürge, gözleriyle takip etti sivrisineği.
Küçücük camından giren ışıkla yarı aydınlık, yerleri samanla kaplı bu basit ahırda küçücük bir sivrisinek, Mehmet’e yine Yüce Allah’ın büyüklüğünü hissettirmişti.
Kaynak: Diyanet