Pembe Papağan
Bir varmış, bir yokmuş, iki çokmuş, üç yokmuş…
Dereler çağlarken, vadiler yeşil bağlarken, gökler maviye keserken, yeller efil efil eserken, kelimeler susarken, karga sesini kısarken, bülbüller demde, güller kande imiş…
Yürüdüm, yürüdüm, yolun sonuna geldim, bilmeceleri bildim.
Ninem sözünde durdu, bana Mim ’in Bahçesinden masal anlatmaya, sözlerine bal katmaya başladı.
Birlikte dinleyelim mi:
Sabah güneş yüzünü dağların ardından gösterirken Mim’in Bahçesindeki çiçekler rengârenk yapraklarını yavaşça açmışlar.
O gün de her şey yerli yerindeymiş.
Papatya mutlulukla çiçeklerini güneşe doğru çevirmiş, mırıldanmış:
Bu gürültülü kuşun cevabı çiçekleri çok şaşırtmış. Lale sızlanmış:
– Yüce Rabbim, sana şükürler olsun!
Ama… Bir çıtırtı duymuş.
Ardından taç yapraklarına yukarıdan bir sürü şey yağmış.
Güzel çiçeklerini yukarı çevirince şaşmış kalmış.
Ağacın tepesinde rengârenk, kocaman bir kuş varmış.
En yüksek dala konmuş.
Aşağıya durmadan bir şeyler atıyormuş.
-Günaydın, demiş Papatya.
Seni ilk defa görüyorum. Ne yapıyorsun yukarıda?
Üstüme attıkların da ne?
Kanatlarını çırpmış kuş:
– Papağanım ben.
Adım Pembe.
Bu dalda yuva yapacağım.
Acıktım.
Çekirdek çitliyorum.
– Hoş geldin kardeş, demiş papatya.
Ama çöpünü benim üstüme atıyorsun.
– Graaak, diye cevap vermiş Papağan.
Sen de orada bitmeseydin.
Hiç kusura bakma!
Bu gürültülü kuşun cevabı çiçekleri çok şaşırtmış.
Lale sızlanmış:
– Bahçemizi kirletiyorsun.
Çöplerini bir yere toplaman gerekiyor.
Ama Papağan onlara hiç aldırmadan kabukları atmaya devam edince bütün çiçekler, kuşlar, öteki canlılar seslenmeye başlamışlar.
Tam o sırada Ak Sakallı Dede, Mim’in Bahçesine gelmiş.
Bağrışmayı duyunca durumu anlamış:
– Papağancık, demiş.
Çiçekler haklı.
Biri gelip senin yuvana çöplerini atsa ne hissedersin?
Gaklamış Papağan:
– Yüksekteyim.
Kimse benim yuvama çöpünü getiremez ki!
-Senden daha yüksekte yuvalar var, demiş dede.
Orada yaşayanlar senin gibi değil.
Bahçedeki bütün canlılar birbirini sevip sayıyorlar.
Böyle davranırsan herkesin kalbini kırarsın.
Bu sözler karşısında utanan papağan papatyadan özür dilemiş.
Temizlik, saygı sevgi üzerine derin bir sohbet başlamış.
Güneş kavuşuncaya kadar devam etmiş.
Ak Sakallı Dede izin isteyip evine giderken bütün çiçekler temizliğin erdemini bir kere daha anlamışlar.
Kaynak: Diyanet