Ormandaki Hayvanlar ve Aslan Masalı

Ormandaki Hayvanlar ve Aslan Masalı, Evvel zaman içinde kalbur zaman içinde vaktinde ırak diyarlarda ormanlarda yaşam sürdüren bir arslan varmış. Bu arslan çok üzgünmüş kendi kendisine “ bu ormanda yalnızca ben varım fakat kimse beni kral olarak görmüyor ben bir aslanım önder olmam gerekiyor” diyerek söylenirmiş daima. Ormanda zürafalar, maymunlar ve daha pekçok hayvan türü yaşarmış, fakat kimse aslanı takmıyormuş onu kral olarak görmüyorlarmış zira bütün hayvanlar aslandan korkuyormuş bizi gıda diyerek.

Aslanda gıda olarak et yiyormuş diğer çaresi yokmuş ve orman hayvanlarından yemeliymiş. Sonra arslan büyük bir taşın üzerine çıkıp kükremiş sesini duyan bütün hayvanlar sağ sola kaçışmaya başlamış fakat gerçekte aslanın niyeti onları korkutup kaçırmak değil hepsini bir araya toplayıp konuşma yapmakmış. Hayvanlar kaçışırlarken arslan “cümle alem toplansın benden korkmayın sizi yemeyeceğim” demiş.

Ormanda yaşam sürdüren bütün hayvanlar dahi korka korka toplanmış tıpkı yere ve arslan derdini anlatmaya başlamış. “Ben bir aslanım ve hiç biriniz bana itaat etmiyor bana saygı duymuyorsunuz, yalnızca benden sizleri yiyeceğim diyerek korkuyorsunuz, ben sizlerle dost olmak yaşam boyu bu ormanda mutlu mutlu yaşam sürdürmek ve arslan olarak bana saygı duyun istiyorum demiş.

Sonra aralarından bir maymun “ Aslan kardaş sen bizi bu vakte kadar korkuttun ve sen et ile besleniyorsun senden bu nedenden korkuyoruz sana güvenemiyoruz” demiş. Aslan dahi yanıt vermiş yineleme “ sizlerle dost olmak için bundan sonra et yemeden beslenmeye çalışacağım” demiş. Ve ormanda yaşam sürdüren bütün canlılar aslanı kendini kanıtlasın diyerek fırsat vermişler. Aslan o gün çimen, ot yeşillik yemeğe çalışmış ilk sırada küçücük küçücük başlamış fakat bünyesi et yiyeceğine alıştığı için otları yedikçe kusmaya başlamış.

Ama ormanın kralı ve hayvanların arkadaşı olabilmek için çok çabalamış sonrasında etsizlikten hasta düşmüş gene de vazgeçmemiş fakat yuvasına çekilip günlerce çıkmamış oradan. Hayvanlar aslanı merak etmişler aralarında “arslan nerede acep yoksa gene bir plan peşinde mi?” diyerek konuşmuşlar. Daha sonra daha ırak bir yerlerden orman kralı bir kadın arslan gelmiş. Hayvanlar gene korkmaya başlamış koşturmuşlar öyle yeni gelen kadın arslan” buralarda bir arslan varmış ve ot yemekten hastalanmış nerede o görmem lazım” demiş.

Hayvanlar aslanın kaldığı yuvayı göstermişler. Dişi arslan yuvaya doğru gitmiş ve ne görsün arslan açlıktan kemikleri sayılır duruma gelmiş, bitkin düşmüş, bitkin bir durumdaymış. Dişi arslan” ne bu halin! Sen aslansın, sana bu halde olmak hiç yakışmıyor neler oluyor burada” diyerek sormuş. Aslanda bitkin bir şekilde “ben yalnızca bu ormanın kralı olmak, hayvanlarla dost olmak istemiştim, fakat cümle alem benden korkuyor bende et yemekten vazgeçtim ot ve çimenle beslenmeye çalışıyorum günlerdir” demiş.

Dişi arslan koşarak gitmiş ve aslana bir ton et getirmiş. Aslan kabul etmemiş” hayvanlara dost olamam söz verdim onlara “ demiş. Dişi aslanda “sen bir aslansın ve etle beslenmen gerekiyor “ demiş. Aslanda dayanamamış başlamış eti yemeğe tıka basa karnını doyurmuş. Kendine gelmiş ve dışarı çıkıp yineleme kükremiş “ ben sizlere verdiğim sözü tutamadım ve etle beslenmem gerekiyordu.

Kaç gündür hastaydım adım dahi atamıyordum, şimdi şayet et yedim ve kendime gelip iyileştim sizlere verdiğim sözü tutamadım için bu ormanı terk edeceğim” demiş. Aslan ve kadın arslan ormanı terk etmişler. Ormandaki hayvanların hedefi esasen aslanı o ormandan bir şekilde ırak tutmakmış. Ve nihayetinde başarmışlar. Aslan ve kadın arslan diğer bir ormanın iki kralı olmuşlar.