İhtiyar Arslan

Bir varmış, bir yokmuş; evvel zaman içinde bir Arslan varmış.

O Arslan çok yaşlıymış ve av avlamaya da yaramazmış.

Bu yüzden geçimini sağlayamadığından hilekarlık edip bir kovuğa girip yatmış.

Çöl hayvanları onun halinden haber almak için (onu arayıp-sormaya) gelmeye başlamışlar.

Fakat onun inine giren hayvanların hiçbiri dönüp çıkmazmış.

Arslan, kendisini arayıp sormaya gelen hayvanları tutup yermiş ve bu yolla karnını doyurur; gün görürmüş.

Günlerden bir gün, tilki de Arslan’ın hastalığını duyup onun halini sormaya gelmiş.

Fakat tilki, diğer hayvanlar gibi ine girmeyip dış eşikte durup Arslan’a:

“Nasılsın, Arslan ağa, halin nasıl” diye sormuş.

Arslan da cevap verip:

“Halim kötü; niçin sen benini yanıma gelmiyorsun; yanıma gel bakayım” demiş.

O zaman tilki ona:

“Varırdım, fakat şöyle bir bakıyorum da, senin yanına varan iz çok da; yanından çıkıp giden iz görünmüyor (hiç yok)” diye cevap vermiş de
dönüp gitmiş.

 

You may also like

Comments

  1. Gereksiz bir masal olmuş. Neden sonuç ilişkisi yok.

Leave a reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir